En son gönderimden bu yana 6 ay geçmiş. Bu süreçte çekim vb konulara biraz uzak kaldığım için pek güncelleme yapamadım. Bari sırf kafamdaki bazı tartışmaları buraya dökerek konuda ve blogumdan kopmayayım dedim. Elimde olan bir iki kare var. Deneme olsun diye ayaküstü çekmiştim. Malum, artık BMPCC ile ham veya ProRes gibi yüksek kalitelerde çalışabiliyoruz ama kendi kameram ile ciddi bir işte çalışmak pek kısmet olmadı ve hala bir çok yerde el altında 8 bitlik kameralar var. Kendim de GH4 ile çalışmaya devam ediyorum ve hatta geçenlerde çıktığım bir seyahatte sırf ek tantanalarıyla uğraşmamak için BMPCC’yi almamaya karar verdim. GH4 yeter dedim ama bu kez de hangi lensleri alacağım sorun oldu. Sigma 18-35 gibi çok güzel ama çalışması yavaş ve cüsse olarak ağır bir lensi gün be gün %90 rutubet ortamında üzerimde gezdirmek bir işkence ama vazgeçemedim. Yanına yedek ve daha geniş açı olarak Lumix 14mm f/2.5 ve ne olur ne olmaz ve zaten hafifler diye de 2 C-mount lens aldım. Sigma ile GH4’ün V-Log’unu denemek istedim.
Biliyorsunuz GH4 üzerinde gelen standart çekim profilleri arasında Cinelike D ve Cinelike V gibi iki tane “sinematik” ya da “sığ” profil var. Bunlardan D olanı görece daha “D”inamik bir derinlik verirken, V olanı ise daha az uğraştırıcı olmak için Rec.709 yani standart “V”ideo profiline en yakın sığ çekimi sağlıyor. Çekimden sonra az uğraşmak isteyenler V’den memnun iken daha fazla oynama payı isteyenlerin D ile çalışması öngörülüyordu. Sonradan Panasonic bunlara bir ücret karşılığı, daha profesyonel kameralarında olan bir sığ çekim profilini daha ekledi: V-LogL. Aslında sonuçta hala 8 bit çeken bir kamerada bu Log profillerin ne derece dinamik derinlik getireceği biraz şüpheli ama bir artısı olduğu da kesin. GH4 üzerine yüklendiğinde Custom ayarlardan birinin yerine geçen bu profil birden baz ISO değerini 400’e çıkarıyor. Yani gündüz dahi bu değerin altına inemiyorsunuz ki bu da ND filtre ya da örtücü hızı ile oynayarak pozlama yapmak demek. Yanımda ND8 ( 3 stop azaltan) olmasına karşın 1/50’de duramadığım için ya diyafram ile ya da örtücü ile pozlama yapmak zorunda kaldım ben de. Oysa Cinelike profillerde 200 ISO’ya kadar inebiliyorsunuz. Böyle olunca da durduk yerde güpegündüz görüntünüze gürültü bindiren bu 400 ISO’nun ne derece gerekli olduğu kafanıza takılıyor. Evet, belki daha .çok ayrıntı alabileceğiz ama bu kez de gürültü ile baş etmek durumunda kalacağız. Bu durumları kıyaslamak için hem kameranın RAW fotoğraf özelliğini, hem V-LogL’yi hem de normal yani standart görüntü profilini kullanarak bir iki deneme yaptım ayaküstü. Elbette en yüksek kalite RAW fotoğrafta oluyor çünkü sensör 8 bitlik video formatı ile sınırlı değil.
Sol taraf aydınlık, sağ tarafta kalan kaldırım kısmı karanlık çıkan bir fotoğraf ve videolar buldum.
Pozlamayı ellemeden sadece karanlıkları yükseltip aydınlıkları baskılayınca hem gökyüzünden hem de kaldırımdan ayrıntı geri geldi. Renkleri de zorlamayıp ortak bir noktaya iteleyip doğal bir fotoğraf elde etmeye çalıştım. RAW foto üzerinde bunlar sorunsuz oldu.
Bunun aynısını 8 bitlik jpg foto üzerinde de yapmaya çalıştım ama RAW üzerinde kullandığım Adobe Camera Raw’u burada kullanmak mümkün olmayınca Photoshop’un kendi ayarları ile denk bir şeyler elde etmeye çalıştım. Sonuç fena olmasa da RAW’u gören bir göz için ayrıntıdan uzak, cansız ve fazlasıyla pastel geldi. Bir noktadan sonra da zaten geçişler belli olmaya başladı. Ne yapsam aynı canlılık gelmiyor.
Aynı yerde ayaküstü bir standart profille bir de V-LogL ile iki kısa video çekmiştim. Onlardan aldığım iki ekran görüntüsü:
Evet, 8 bitlik video zaten karakteristik özelliklerini gösteriyor. Solda dümdüz, ayrıntısız ve renksiz hale gelmiş bir gökyüzü ile sağda karanlıklarda kaybolmuş ve geri getirilmesi olanaksız ayrıntılarla karanlıklar var. 8 bitlik tüm görüntülerin en belirgin özelliği aralardaki geçişlerin çok hızlı olması. Yani tonlar arasında yumuşak bir geçiş yok. Sanki tüm kare 6-7 basamak arasında dağıtılmış gibi. V-Log ise daha renksiz ama yumuşak bir video sunuyor. Kaldırım üzerinde uzaklarda daha çok ayrıntı seçilmekte. Gökyüzü ise sığ bir mavi-mor hal almış ama orada bazı ayrıntıların kurtarılacağı umudumuz var. İki video üzerinde biraz çalışarak karşılaştırma yapalım.
Bu gibi durumlarda ne yapılabilir? Videolar ham yani RAW olmadığı için After Effects üzerinde Color Finesse’e alıyorum. Standart videonun aydınlıklarını düşürerek gökyüzünden ayrıntı ve renk getirmeye çalışıyorum. Geri gelen bazı şeyler var ama bunlarla beraber sert geçişler de geliyor yine. Burada önemli olan bir nokta, V-Log olan videonun 4K olması ki 100 Mbps bu çözünürlüğe az gelmiş olabilir diye düşünüyorum. İlerideki tabelalar gibi bazı noktalarda gördüğüm bloklaşmalar bundan olabilir ama genelde pek bir kalite düşüklüğü farkedilmiyor. Bunu incelemek için hemen bir zoom denemesi yapıyor ve uzaklardaki bir tabelayı hem HD hem de 4K üzerinde inceliyorum.
Demek ki HD videonun veri oranı görece yüksek olsa da ayrıntı konusunda sonuçta 4K video daha avantajlı. Yine de tabelanın solundaki eflatun/gri bloklaşmalar dikkatimi çekiyor çünkü ne yaparsam yapayım bu kutucuklar farklı yönlere hareket edecekler.
V-Log videoyu Color Finesse ile açınca bir şey dikkatimi çekiyor. Tüm veriler orta ve alt değerlerde toplanmış, yani aydınlıklar diye bir şey yok. Parlak kısımlar dahi ortalara inmiş. Yani 100 olması gereken bir değer 70’de durmakta. Bunları yukarıya itelemeye çalışınca başarılı olamıyorum. Yani ayrıntı gelmiyor. Karanlıklar da 20’ye çıkmış yani bunun altında bir değer yok. Siyahları oturtmak için bunları da zemine indiriyorum.
Bu arada en rahatsız edici şey ise 400 ISO gürültüsü. Bundan kurtulmak mümkün değil. Aydınlık kısımlarda olmasa da karanlıklarda bariz kendini gösteriyor. Bu durum bende V-Log’un gereksiz yere düşük pozlandığı izlenimini uyandırdı. 8 bitlik videoda oynama payı belli ve 70 olan bir değeri 100’e itmek için bayağı arayı açmak lazım. Bu da şeritleşme demek. Öyleyse bu videoyu boşuna ND8 ile çekmişim çünkü bu videoyu daha yüksek pozlamak lazımmış. O zaman her değer olması gerekene yakın olacaktı; yani gökyüzü 90 vb olacaktı ki ben onu 100’e iteyim. Demek ki V-Log ile normal pozlamanın 2 hatta 3 stop üstüne çıkılacak ki çekim değerleri hedef değerlerine yakın olsun. V-Log, bir RAW değil sonuçta ve hala 8 bit üzerinde olduğu sürece de pek bir kazanç sağlayamayacak. RAW üzerinde çalışmak bizi şımartmış sanırım ki hayak kırıklığına uğradım. GH4 ile ya daha makul profiller ile çalışmak lazım ya da V-Log’u dediğim gibi normal pozlamanın 2-3 stop üstünde tutmak lazım.
Bu durumdan kurtulmak için işin kolayına yönelerek doğrudan LUT kullanımını da denedim. GH4’ün V-Log profilini düz Rec.709’a dönüştürecek birden fazla LUT buldum ama sadece Panasonic’in Varicam 35 LUT’u işe yarar gibi. Bunu zaten Standart üzerine uygulamak mümkün değil çünkü görüntü uçup gidiyor.
Standart profil üzerinde denediğim en iyi kombinasyon, kendi yaptığım yukarıdaki Color Finesse renk düzenlemesi üstüne eklediğim Hiptawash LUT ile oldu. Şeritleşmeler yok olmuyor ama soluk bir profil ile görece kabul edilebilir bir sonuç oluyor. Sanki V-Log’dan bile daha iyi, yumuşak bir görüntü. Renkleri zorlamayıp Hipster stili kalmasını tercih ettim.
Aynı LUT’u V-Log video üzerine koyunca daha mantıklı bir aralığa oturuyor. Yalnız, ayrıntılarda bir değişiklik yok elbette. Sadece renkler daha derli toplu olmuş.
Aynı LUT’u çift atınca durum birazcık daha iyi gibi çünkü karanlıklardan biraz daha ayrıntı ortaya çıkıyor. Fakay yine de neden gökyüzünde bulut vb olmadığını anlayamıyorum çünkü tüm fotoğraf ve videoları çekerken durum aynıydı ve sadece V-Log çekimi esnasında bulutlar vb kaybolmuş olamaz.
V-Log üzerinde en yüksek ayrıntıyı ise Earthy LUT ile aldım ama bu LUT pozlama değil de stilistik bir LUT olduğu için renkleri kendine göre düzenliyor ve herkes ve her durum için kullanılabilir bir LUT değil. Ayrıca gürültü hala fazla geliyor bana.
Kendim hem LUT hem CF kullanarak, hem de diğer ayarları kurcalayarak en yüksek ayrıntıyı şu şekilde elde ettim. Burada sağda uzaktaki dükkanlar ve tavandaki fenerleri daha net görmek mümkün ama renk çalışması için yeterli veri yok. Buraları daha yüksek pozlama ile kurtarabilirmişim.
Evet, sonuç tercihe kalıyor gibi. Bugünkü aklım olsaydı V-Log’u ND olmadan ve yüksek pozla çeker, gökyüzünü daha uç noktalara taşırdım ki karanlıklardan daha çok kazanayım ve gürültü baskılansın. Deneyim hata ile öğreniliyor. Bir diğer deneyim de zaten çok iyi bildiğimiz üzere bu tür durumlarda her zaman ham çekim ya da en az 10 bitlik görüntü alma zorunluluğu.
Bu seferlik de bu kadar.
Fulgura Film 
Harikasın abi… Bu yeni çıkan sony a6300 yada samsung nx1 gh4 e göre nasıl sonynin slog-3 ü daha iyi gibi geldi bana bide bu yeni makineler videoyu kaç bit te çekiyo ben bulamadım bu makineler hakkındaki fikirleriniz nedir?
Doğrusunu söyleyeyim, son 1 yılda kamera dünyasını pek takip etmedim. Çok fazla ekstra işim var ve bunlar çekimden çok proje ile ilgili. Yalnız S-Log iyidir ve hatta bence V-Log’dan daha iyidir. Yine de bunların hepsi 8 bit. Samsung’a biraz daha zaman vermek lazım bence ve şu andaki kameraları tüketici için iyi olsa da bizim gibiler için biraz “kapalı” makineler. Çok yaygın değiller ve bence biraz daha gelişmeleri gerekiyor. Hiç ellemeden çekim yapayım derseniz olabilir. Bir noktadan sonra artık 8 bit göze batmaya başlıyor ve o nedenle en azından Log veren bir kamera ihtiyacı doğuyor. Kolay gelsin.